RET, LEAP Türkiye ortaklığında, “Sosyal Uyum Aracı Olarak Türkçe ve İngilizce Dil Öğrenme Programı” Projesinin ikinci aşamasını Ankara, Samsun, Mardin ve Şanlıurfa’da Ocak 2023’ten bu yana başarıyla uygulamaktadır. Proje, Türkçe ve İngilizce dil eğitimleri aracılığıyla mülteci ve ev sahibi topluluklar arasındaki iletişimi kolaylaştırarak sosyal uyumu artırmayı hedeflemektedir.

RET‘in kapsamlı dil programı, her iki toplumdan katılımcılara küresel olarak geçerli bir dil olan İngilizce’yi öğrenme fırsatı sunarken aynı zamanda karşılıklı anlayış ve farklı geçmişlerden gelen bireyler arasındaki bağlantıların güçlendirilmesi için bir katalizör görevi görmektedir.
Samsun’daki RET İngilizce sınıfının genç katılımcılarından 18 yaşındaki Esma deneyimini şu sözlerle paylaştı: “Yerel ve mülteci topluluklardan sınıf arkadaşlarımızla RET’in İngilizce kurslarına katılmaya başlayalı 2 hafta oldu. Sınıfımızda farklı yaş gruplarından 25 katılımcı var. Hayatımda ilk defa annemle aynı yaştaki insanlarla birlikte ders alıyorum. Aramızda çok iyi bir iletişim var. Her gün birbirimizden yeni şeyler öğreniyoruz”.

Esma, önceden İngilizce konuşmanın ve İngilizce kelimeleri öğrenmenin kendisi için ne denli zor olduğunu belirterek şu ifadeleri ekledi: “RET’in dil eğitimleriyle kardeşimin lisedeki öğretmeni sayesinde tanıştım. İngilizce dil sınıfına başladıktan sonra, RET’in interaktif ve eğlenceli öğretim yöntemleri sayesinde yeni kelimeleri hızla öğrenmeye ve İngilizce konuşma konusunda özgüven kazanmaya başladım. Burada aldığım eğitim sayesinde, gelecekte üniversiteye gittiğimde veya yurtdışına çıktığımda İngilizce konuşurken daha az zorluk çekeceğimi düşünüyorum.”

Esma’nın deneyimi, RET’in İngilizce dil programının hem dil becerilerini geliştirmede hem de sosyal uyuma katkı sağlamada yarattığı etkiye somut bir kanıt sunmaktadır. RET, bireyleri dil aracılığıyla güçlendirerek umut ve barış dolu yarınlar için bir adım daha atmanın mutluluğunu yaşıyor.
Esma: “Speaking English Has Become Much Easier for Me”
RET, in collaboration with LEAP Turkiye, has been successfully implementing the second phase of the “Turkish and English Language Learning Programme as a Tool for Empowerment and Social Cohesion” Project in Ankara, Samsun, Mardin, and Şanlıurfa since January 2023. This transformative project aims to enhance social cohesion by bridging the communication gap between refugee and host communities through engaging Turkish and English language classes.

RET‘s comprehensive language program provides the participants from both communities the opportunity to learn a globally recognized language, English. These classes serve as a catalyst for mutual understanding, peaceful interaction, and fostering connections between individuals from diverse backgrounds.
Esma, an 18 years-old participant attending RET’s English class in Samsun, enthusiastically shared her experience: “It has been two weeks since we started participating in RET’s English courses with our classmates from the host and refugee communities. In our class, there are 25 people of all ages. It’s the first time in my life that I am taking courses with people my mother’s age. There is excellent communication among us, and we all learn from each other.”

Esma also acknowledged her initial struggle with learning and speaking English and added: “I discovered RET’s language classes through my sister’s teacher at school. Since starting the English Language Courses, I have rapidly learned new words and gained self-confidence in speaking English, all thanks to RET’s interactive and enjoyable teaching methods. With the help of RET’s English Courses, I firmly believe that speaking English will become much easier for me, whether I pursue higher education or travel abroad.”

Esma’s experience is a testament to the profound impact of RET’s English language program, fostering social cohesion, enhancing language skills, and instilling self-confidence among participants from diverse refugee and host communities. By empowering individuals through language, RET is breaking down barriers and creating a brighter future of harmonious coexistence.

No responses yet